Bu Ürün Bugün 13 defa görüntüledi %53 İNDİRİM 310,40 TL 145,89 TL *15,73 TL den başlayan taksitlerle!! Ürün Açıklaması Stokta Var Kategori Yayınevi Barkod 246212 Yazar Adı Abdülaziz b. İslam Fıkhında Kumarla İlgili Hükümler Günümüzde, İslam hukuku alimleri tarafından El-Bahisül Kur'an'ın ayetlerinin yorumlanması ve bu yorumların güncel uygulamalara uyarlanması çeşitli tartışmalara yol açmaktadır. Bazı alimler, belirli türdeki bahislerin yasak olduğunu savunurken, diğerleri farklı yorumlar sunmaktadır. Sonuç olarak, El-Bahisül Kur'an'ın modern dünyaya yansıması, bireysel yorumlara, kültürel bağlamlara ve her şeyden önce, İslam ahlak ilkelerine bağlı kalma prensibine dayanmaktadır. Bu bağlamda, sorumlu oyun oynama, dürüstlük ve adalet ilkeleri önem kazanmaktadır. Herhangi bir bahis veya oyun aktivitesine katılmadan önce, dini ve etik değerlerinizi göz önünde bulundurmanız elzemdir. Kumar bağımlılığı, kontrolsüz bir şekilde kumar oynama isteğiyle karakterize edilen ciddi bir psikolojik rahatsızlıktır. Kişi, maddi kayıplara, ilişki sorunlarına ve hatta suç işleme riskine rağmen kumar oynamaya devam eder. Bu bağımlılık, beyindeki ödül sistemini etkileyerek, kumar oynamanın verdiği heyecan ve kazanma umuduyla kişinin sürekli olarak kumar oynama dürtüsünü tetikler. Bağımlılığın şiddeti, kişinin yaşamını ve çevresini önemli ölçüde etkileyebilir, sosyal izolasyona, iş kaybına ve depresyon gibi diğer ruhsal sorunlara yol açabilir. Kur'an-ı Kerim'de kumar açıkça yasaklanmış, bunun yerine çalışmanın, helal yollardan kazanmanın önemi vurgulanmıştır. Kumarın, insanları fakirliğe, yoksulluğa ve borç batağına sürüklemesi, toplumsal huzur ve istikrarı tehdit etmesi, ahlaki değerleri zedelemesi ve kişinin şahsiyetini tahrip etmesi gibi birçok olumsuz sonuçları sebebiyle haram kılınmıştır. İslâm'da, kişinin kazancı, emek ve çabasıyla doğru orantılı olmalıdır. Kumar ise, bu prensibe aykırı düşen, şans ve tesadüfe dayalı bir sistemdir. Bu nedenle, İslâm'ın kumarı haram kılması, bireyin ve toplumun korunması, adil ve düzenli bir hayatın tesis edilmesi amacıyla alınmış önemli bir tedbirdir. Dinî kaynaklarda vurgulanan bu yasak, yalnızca maddi kayıpların önlenmesiyle sınırlı kalmaz; aynı zamanda ahlaki ve toplumsal bütünlüğün korunmasına hizmet eder. Bu durum, Kur'an'ın öğretilerini günümüz gerçekleriyle bağdaştırma zorunluluğunu ortaya koymaktadır. Müslümanlar, dini prensiplere uygun bir yaşam sürme çabası içinde, kumarın potansiyel zararlarını ve ayetlerin ruhuna uygun davranmanın önemini dikkate almalıdırlar. Kumarın haram oluşu, yalnızca maddi kayıplarla sınırlı değildir; aynı zamanda manevi açıdan da olumsuz sonuçlar doğurabileceğini hatırlamak önemlidir. Bu nedenle, Kur'an'ın ruhuna uygun bir yaşam tarzı benimseyerek, kumarın cazibesinden uzak durmak ve daha sağlıklı, etik ve ahlaki tercihlerde bulunmak elzemdir. Toplumsal sorumluluk bilinciyle, kumar bağımlılığıyla mücadele edenlere destek olmak da önemli bir unsurdur.
